Menü

Pelvik Taban Bozuklukları ve Menopoz

Pelvik Taban Bozuklukları ve Menopoz

Menopoz döneminde pelvik taban problemleri, idrar kaçırma, prolapsus ve tedavi seçenekleri hakkında bilgiler.

Pelvik taban bozuklukları, menopoz döneminde kadınların yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyen yaygın sorunlardır. Üriner inkontinans (idrar kaçırma), pelvik organ prolapsusu (sarkması) ve fekal inkontinans bu bozukluklar arasında yer alır. Östrojen düşüşü, pelvik destek dokularının zayıflamasına katkıda bulunur ve bu sorunların ortaya çıkması veya kötüleşmesi için zemin hazırlar. Doğru tanı ve tedavi ile bu sorunlar büyük ölçüde yönetilebilir.

Pelvik Taban Anatomisi ve Fonksiyonu

Pelvik taban, mesane, uterus, vajina ve rektumu destekleyen kaslar, bağ dokuları ve fasya yapılarından oluşan karmaşık bir sistemdir. Bu yapılar, kontinansın sağlanması, pelvik organların desteklenmesi ve cinsel fonksiyon için kritik öneme sahiptir. Pelvik taban kasları istemsiz ve istemli kasılmalarla çalışır.

Östrojen, pelvik destek dokularının sağlığı ve elastikiyeti için önemlidir. Menopozla birlikte östrojen düşüşü, kollajen yapısının zayıflamasına, doku atrofisine ve kan akımının azalmasına neden olur. Bu değişiklikler pelvik taban bütünlüğünü bozar. Doğum, yaşlanma, obezite ve kronik öksürük gibi faktörler de pelvik taban hasarına katkıda bulunur.

Üriner İnkontinans

Üriner inkontinans, menopoz sonrası kadınların yaklaşık üçte birini etkiler ve yaşla birlikte sıklığı artar. Bu durum utanç verici olabilir ve sosyal izolasyona yol açabilir. Ancak tedavi edilebilir bir durumdur ve yardım istemek önemlidir.

  • Stres inkontinansı: Öksürme, hapşırma, gülme veya egzersiz sırasında idrar kaçırma. Mesane boynu ve üretra desteğinin zayıflamasına bağlıdır.
  • Urge inkontinansı: Ani, yoğun idrar yapma ihtiyacı ve tuvalete yetişememe. Aşırı aktif mesane ile ilişkilidir.
  • Mikst inkontinans: Stres ve urge inkontinansın birlikte görülmesi. Menopoz döneminde sık karşılaşılır.
  • Overflow inkontinansı: Mesanenin tam boşalamaması ve taşma tarzında kaçırma.

Pelvik Organ Prolapsusu

Pelvik organ prolapsusu, pelvik organların normal konumlarından aşağı sarkmasıdır. Mesane (sistosel), rektum (rektosel), ince bağırsak (enterosel) veya uterus prolabe olabilir. Vajinal doğum, özellikle zor doğumlar ve büyük bebekler, en önemli risk faktörüdür. Menopoz sonrası östrojen düşüşü destek dokularını daha da zayıflatır.

Prolapsus belirtileri arasında vajinada dolgunluk veya baskı hissi, vajinadan çıkıntı hissetme veya görme, idrar yapma veya dışkılama zorluğu, cinsel ilişkide rahatsızlık ve bel ağrısı yer alır. Belirtiler gün içinde kötüleşme eğilimindedir ve uzun süre ayakta kalmak veya ağır kaldırmak şikayetleri artırır.

Konservatif Tedavi Yaklaşımları

Pelvik taban bozukluklarının tedavisinde ilk basamak genellikle konservatif yöntemlerdir. Birçok kadın bu yaklaşımlarla yeterli iyileşme sağlar ve cerrahi müdahaleye gerek kalmaz.

  • Pelvik taban egzersizleri (Kegel): Pelvik taban kaslarını güçlendirmek için düzenli egzersiz. Doğru teknik öğrenilmeli ve süreklilik sağlanmalıdır. Sonuçlar birkaç hafta ile birkaç ay arasında görülür.
  • Pelvik taban fizyoterapisi: Uzman fizyoterapist eşliğinde değerlendirme ve tedavi. Biofeedback ve elektrik stimülasyonu gibi teknikler kullanılabilir.
  • Mesane eğitimi: Urge inkontinans için işeme sıklığını kademeli olarak azaltma, urge kontrolü teknikleri.
  • Yaşam tarzı değişiklikleri: Kilo verme, kabızlıktan kaçınma, ağır kaldırmayı sınırlama, kafein ve alkol azaltma.
  • Pesser: Prolapsus için vajinaya yerleştirilen silikon cihaz. Cerrahiye alternatif veya cerrahi beklerken köprü tedavi olabilir.

Lokal Östrojen Tedavisi

Vajinal östrojen, pelvik taban bozukluklarının tedavisinde önemli bir yere sahiptir. Ürogenital dokuları yenileyerek mukozanın sağlığını artırır, kan akımını iyileştirir ve doku elastikiyetini destekler. Vajinal krem, tablet veya halka formunda uygulanabilir.

Lokal östrojen, sistemik östrojen tedavisinden farklı olarak minimal sistemik emilime sahiptir. Bu nedenle sistemik HRT kontrendikasyonu olan birçok kadında güvenle kullanılabilir. Tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonlarını da azaltır. Tedaviye yanıt genellikle birkaç hafta içinde başlar ancak tam etki için 3-6 ay gerekebilir.

Medikal Tedavi

Urge inkontinans ve aşırı aktif mesane için ilaç tedavisi seçenekleri mevcuttur. Antikolinerjik ilaçlar (oksibutinin, tolterodin, solifenasin) mesane kasılmalarını azaltır. Beta-3 agonist mirabegron alternatif bir seçenektir. Bu ilaçların ağız kuruluğu, kabızlık ve bilişsel yan etkileri olabilir, özellikle yaşlı hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.

Cerrahi Tedavi

Konservatif tedavilerin yetersiz kaldığı durumlarda cerrahi seçenekler değerlendirilir. Stres inkontinans için orta üretral sling ameliyatları yüksek başarı oranına sahiptir. Prolapsus için rekonstrüktif cerrahi veya histerektomi düşünülebilir. Cerrahi kararı, kadının yaşı, genel sağlığı, cinsel aktivite durumu ve tercihleri göz önünde bulundurularak verilmelidir.

Önleme ve Erken Müdahale

Pelvik taban bozukluklarının önlenmesi veya ilerlemesinin yavaşlatılması için bazı stratejiler uygulanabilir. Sağlıklı kilo korumak pelvik yapılar üzerindeki baskıyı azaltır. Kabızlıktan kaçınmak ıkınmayı azaltır. Sigara bırakmak kronik öksürüğü önler. Düzenli pelvik taban egzersizleri kas gücünü korur.

Erken dönemde yardım aramak önemlidir. Birçok kadın bu sorunları utanç verici bularak yardım istemekten kaçınır, ancak erken müdahale tedavi başarısını artırır. Pelvik taban bozuklukları sık görülür ve tedavi edilebilir; kadınlar bu konuda sağlık profesyonelleriyle açıkça konuşabilmelidir.

Sonuç olarak, menopoz döneminde pelvik taban bozuklukları yaşam kalitesini etkileyen yaygın sorunlardır. Konservatif tedaviler çoğu kadın için etkilidir ve cerrahi seçenekler gerektiğinde mevcuttur. Erken tanı ve uygun tedavi ile kadınlar bu dönemde de aktif ve kaliteli bir yaşam sürdürebilirler.